|
Sezgi Sena Akay: “İyi ki voleybol oynamışım” ARA SPOTLAR: 01: Fenerbahçe gibi köklü büyük bir takımın alt yapısında
oynamak benim için çok önemliydi. 02: Altyapıda
oynarken maça çıkmadan önce mum gibi dururdum, hiç yüz mimikleri yapmazdım.
Formam üzerimde “Üstüme yakıştı mı, güzel duruyor mu?” onlara bakardım. Galiba
o zamanlardan mesleğimin modellik olduğunu belirlemiştim. 03: Çiğdem olsun, Eda olsun, Oksana olsun, Naz olsun, Seda
olsun onları çok seviyordum. Eda çok espriliydi. Oksana’yı da ben
Galatasaray’da oynarken hayranlıkla izlerdim. Onlar bizim üstatlarımızdı. 04: İyi oyuncu olursan Fenerbahçe’de oynarsın… Fenerbahçeli olmamın artıları çok; saha
mükemmelliği, antrenörler, disiplin, takım ruhu ve spor kompleksleri,
malzemeleri her şey çok güzeldi. Formalarımız bir harikaydı. Kaldığımız tesisler
her şey iç içe ve her şey çok güzeldi. Fenerbahçe’yi yaşamak da güzeldi… - Fenerbahçe Spor Kulübü Voleybol takımı altyapıda oynadın
ve şimdi Best Model Of The World yarışmasında tacı aldın… Öncelikle Fenerbahçe
Spor Kulübü’ne gelişin nasıl oldu? Aslında tam olarak takım tuttuğumu söyleyemeyeceğim. Takım
tutmuyorum. Hangi takımda oynarsam o takım için mücadele ediyorum. Ve bunun
için de ter döktüm. Galatasaray’da oynarken elimden ne geliyorsa onu yaptım.
Beş sene Galatasaray için oynadım. Sonrasında arzu ettiğim Fenerbahçe’ye
geçtim. Takımım için elimden ne geliyorsa yine onu yaptım. 10 yaşımda daha
ortaokula giderken sınıfta oturuyorduk. Bize Galatasaray Spor Kulübü’nden
gelmişlerdi. Sınıfta “Herkes ayağa kalksın.” dediler. Uzun boylu olanları
seçtiler. Okullardan yaklaşık bin kişi seçtiler. Altyapıya en sonunda 12 kişi
kaldık. Voleybol hayatım böyle başladı. İlk başlarda sporcu olmak hiç aklımdan
geçmiyordu ancak seçmelerde altı yüz, dört yüz, üç yüz derken on iki kişinin
arasına girmek hoşuma gitmişti. Yıldız, genç takım, milli takım hatta A takımı
antrenmanlarına da çıktım. Daha sonra bazı olumsuz durumlar oldu.
Galatasaray’da antrenörümle de sorunlar yaşadım, Fenerbahçe Spor Kulübü’ne
geçmek istedim. Antrenör Filiz Hanım’la konuştum. Zaten daha önceden de
tanışıyorduk. Sayesinde Fenerbahçe Spor Kulübü’ne geçtim. - Fenerbahçe Spor Kulübü seni mutlu etti mi? Sonunda Fenerbahçe gibi köklü büyük bir takımın altyapısında
oynamak benim için çok önemliydi. Bir yıl Fenerbahçe’de altyapıda oynadım. O
bir yıl benim için çok güzel geçti. Sonra etrafımdaki insanlar “ Neden model
olmuyorsun?” dediler ben de “Neden olmasın, katılayım o zaman.” dedim. Aslında on üç yaşımdayken beni Erkan Özarman Bey
keşfetmişti. Dolmabahçe Sarayı’nda kristal hediyeler dağıtıyorlardı. Beni orada
görmüş, “Sen model olmalısın.” demişti. Ben de daha yaşımın küçük olduğunu üniversiteye
başladığımda geleceğimin sözünü verdim. - Sözünün arkasında da bir şekilde durmuşsun… Evet, üniversiteye geçtim, spor yaptım, şu an 18 yaşımdayım.
Yeditepe Üniversitesi Halkla İlişkiler Tanıtım bölümünde okuyorum. - Yarışmaya katıldın ve taca sahip oldun, seni öncellikle
Fenerbahçe Spor Kulübü olarak kutluyoruz… Bu başarı nasıl geldi, neler
hissettin? İnanarak ve isteyerek girmiştim yarışmaya ismimden mi nedir
sezgilerimin de güçlü olduğuna inanıyorum. Çok teşekkür ederim, bildiğiniz gibi
İstanbul’da düzenlenen Best Model Of Turkey yarışmasına katıldım ve birinci
geldim. Arkasından 8 Aralık 2012’de Best Model of The World yarışmasının 25’incisi
gerçekleştirildi. Dünyanın birçok ülkesinden en iyi model seçilebilmek için
yarışmacılar katıldı. Erkeklerde Berk Altan, kadınlarda ise ben birinci oldum.
Bu yarışmaya inanarak ve isteyerek katıldım. Tekrar söylüyorum ön sezgilerimin
kuvvetli olduğunu düşünüyorum, kazanacağımı hissetmiştim. Her iki yarışmada da
o taçları takarken çok mutlu olmuştum. Hala etkisindeyim. - Bir anda hayatın değişti, farklı bir boyuta girmiş gibi
oldun tabii… Evet, bir anlamda hayatım değişti daha önceden yapmadığım
şeyleri yaptım. Televizyon kanallarına çıktım, röportajlar yaptım, yurtdışında
ismim duyulmaya başladı. Tabii ben yine aynı Sezgi Sena’yım. - Modellik kariyerin
için projeler başladı mı? Hedeflerin neler? Modellik dışında görev almak
istediğin başka alanlar var mı? Şimdilik sadece modellik yapmayı düşünüyorum. Dizilerde veya
sinemada oynamayı şu an düşünmüyorum. Onun için çok uzun süreli bir eğitim
gerekiyor. Daha 18 yaşındayım, okula da zaman ayırmam gerekiyor. Üniversite
benim kariyerim için çok önemli. En önemlisi bitirmem gereken bir okulum var.
Oyunculuk çok zaman ve eğitim istiyor. Şimdilik modellikte ilerlemek istiyorum.
Türkiye’nin gelmiş geçmiş en iyi modeli olmak istiyorum. Dünya çapında bir
model olmak istiyorum. Zaten bunun için çalışmalarım başladı. Ocak ayında Paris
Fashion’a çıkacağım. Ve hedefime daha çok yaklaşmış olacağım. Ve oradaki en
büyük hedefim Victoria Secret’ta beni görmeniz olacak inşallah. Modellikle
ilgili daha önceden de hissetmiş gibi ders almıştım. Fashion TV’yi çok
izliyorum, cd’ler izliyorum. Nasıl giyinilir, nasıl çıkarılır, nasıl yürünür
kendimi hazırlamaya çalışıyorum. - Fenerbahçe Spor Kulübü’nde en çok neyi özlüyorsun? İyi ki voleybol oynamışım. Kaybetmeyi, kazanmayı
öğreniyorsunuz. Sorumluluk almayı öğreniyorsunuz. Benim voleyboldan önce hiç
sorumluluğum yoktu. Çantamı bir yerde, telefonumu bir yerde unutuyordum.
Oynamaya başladıktan sonra her şeyime dikkat etmeye başladım. Sabah çok erken
saatte uyanıyordum. Herkes yatarken sen yarınki maçı düşünüyorsun. Takım
arkadaşlarını sevmen lazım, takım ruhunu hissetmen lazım. Bunlar çok önemli
şeyler. Takım arkadaşlarımı, deplasmanları çok özlüyorum. Ama en çok özlediğim
şey; birlikte antrenman yaptıktan sonra deplasmana gideceğimiz gün sabah
erkenden antrenmanımızı 07.00-09.00 arası yapıp, duş alıp, sonrasında birlikte
kahvaltı yapıp yola koyulmaktı. Örneğin deplasmana gideceğimiz bir Ankara
seferinde yol boyunca arkadaş muhabbetlerimiz, eğlencelerimiz,
heyecanlarımızdı. İyi bir voleybolcuysanız voleybolla yatıp onla kalkmanız
lazım. - A takımında oynamak ister miydin, beğendiğin oyuncular
kimlerdi? 2010 yılında Fenerbahçe altyapıdayken A takımını hep
hayranlıkla seyrederdik. Galatasaray’da A takımı için şansım vardı fakat Fenerbahçe’de
bu şansım olmadı. A takımıyla birlikte antrenmanlara çıkamadım. Hep uzaktan
seyrederdim. Bazen de maçlarını seyretmeye giderdik. Onlar gibi olabilmenin
hayallerini kurardım. Çiğdem olsun, Eda olsun, Oksana olsun, Naz olsun, Seda
olsun onları çok seviyordum. Eda çok espriliydi. Oksana’yı da ben
Galatasaray’da oynarken hayranlıkla izlerdim. Onlar bizim üstatlarımızdı ama
şimdi buradayım. Model oldum. Benden öncekileri izleyip tecrübelerinden
faydalanmaya çalışıyorum. - Taraftarlarımızla ilgili neler söyleyeceksin? Taraftarlarımız çok köklü zaten futbolu söylemiyorum ama altyapılarda
biraz seyirciler gelmiyor gibi. Desteklerini bekliyoruz. Dışarıdan destekleme
olursa insanda oynama isteği daha çok oluyor. Seyirci desteğinin çok olmasını
istiyorum. Aile desteği de çok önemlidir. Benim en büyük desteğim aile
desteğimdir. - Fenerbahçe Spor Kulübü’nde sporcu olmanın ne gibi avantaj
ve dezavantajlarını yaşadın? İyi oyuncu olursan Fenerbahçe’de oynarsın… Fenerbahçeli
olmamın artıları çok; saha mükemmelliği, antrenörler, disiplin, takım ruhu ve
spor kompleksleri, malzemeleri her şey çok güzeldi. Formalarımız bir harikaydı.
Kaldığımız tesisler her şey iç içe ve her şey çok güzeldi. Fenerbahçe’yi
yaşamak da güzeldi… - Şimdi sporla aran nasıl? Ben şimdi yemeğime ve spora çok dikkat ediyorum. - Daha 18 yaşındasın ama kariyer hedeflerin güzel bir
şekilde planlı. Şimdi düşündüğünde sahalar mı, podyumlar mı, diye sorsam… Altyapıda oynarken maça çıkmadan önce mum gibi dururdum, hiç
yüz mimikleri yapmazdım. Formam üzerimde “Üstüme yakıştı mı, güzel duruyor mu,
acaba güzel görünüyor muyum?” diye sorardım kendime. Galiba o zamanlardan
mesleğimin modellik olduğunu belirlemiştim. - Dergimiz hakkındaki
düşünceleriniz? Sayın Erkan Özarman ile röportajlarla ilgili planlar
yapıyorduk. Bir süre daha röportaj vermemem gerekiyordu fakat sizlerden teklif
geldiğinde Fenerbahçe’ye asla “Hayır” diyemedim, onur duydum. Bu dergide yer
almak benim için çok çok farklı bir duygu sizlere de teşekkür ederim. Gönül
vermiş insanları bir araya topluyorsunuz. - 2013 mesajlarınızı alabilir miyiz? Başta ailem ve Sayın Erkan Özarman olmak üzere herkese bana
vermiş oldukları destek için teşekkür ediyor, Fenerbahçe camiasının yeni yılını
kutluyorum. |